Elinde çay tepsisi ile salona gittiğinde kocasını göremeyen Eylem, bahçede oturduklarını düşündü. Dışarı çıktığında Masanın da boş olduğunu görünce sağa sola bakındı.
Kocası ve Yener’in kızın üzerine gittiğini fark etti. Adımlarını hızlandırırken çayın bir kısmının bardaklardan tepsiye taşmasını umursamıyordu. Neler olduğunu aşırı derece merak etmişti.
Onların yanına ulaştığında araya girebilmek için “Çaylar geldi!” diye seslendi.
Lin, rahat bir nefes alırken, iki adamın kendine döndüğü anda “Emir, yardım et, bileğim acıdı!” diye feryat etti.
Emir Ali, hızlıca karısını onu karşılamak için gelirken Yener, hala kıza odaklanmış haldeydi.
“Yener Bey!” diye seslendi. “Bizi peşinizde tepsiyle dolaştırana kadar masaya geçip otursanız olmuyor mu?”
Yener başını salladı. Lin’e bir şey söyledi. Masaya g……
Waiting for the first comment……
Please log in to leave a comment.