AYLİN YÜCEL
" Oğlum mu? Bu tatlış şey gerçekten benim mi? Arda şaka yapmıyorsun dimi? " Arda'nın kafa sallayıp...
" Hayır farem şaka değil senin oğlun bu minnak şey. " bunu duyunca mutluluktan, minik yavrumu kapıp sarılmam aynı anda oldu galiba.
" Çok teşekkür ederim Arda, çok saol. Şuan mutluluğumu anlatamıyorum bile. İnanmıyorum yaa benim minik bir bebeğim mi var artık? Bu bir rüya mı? Rüyaysa da boşver uyanmıyacağım. "
" Cidden senin Aylin inan artık. İki üç gün sonra bıktım bundan, deli bu falan deme de. Ha bu arada Aras'ın yanında kalmak, onunla çalışmak istemiyorsan sana teklif ettiğim iş hala geçerli. "
" Bir dakika öncelikle hala şaşkınım ne yapayım ve sonra...
Ne işi? Ben Aras ile mi kalıyorum, onunla mı çalışıyorum? "
" Doğru ya senin hafızan gitmişti. " hıhı gitti canım, gitti.
" Aras sana benden gizli iş ve senin şuan olduğu gibi içerisinde barınman için bir ev teklif etti. Sen de teklifin detaylarını dinlemek için benden gizli Aras ile buluşma kararı aldın, tabi bunu ben öğrendim. Hem de o buluştuğun Aras sayesinde. Aras beni senden gizli arayıp, senin ona deli gibi aşık olduğunu, onunla da bu yüzden benden gizli buluştuğunu söyledi. Ben oraya gelip seni Aras ile başbaşa görünce bunların gerçek olabileceğini düşündüm korktum. Bu yüzden de biz seninle tartıştık. Sonra sen de parasız ve yurtsuz kaldığın için onun iş teklifini ve ev teklifini kabul ettin. Ev derken yanlış anlama, aynı ev değil. Ben de ilk başta aynı evde sanmıştım ama Aras o kadar da şerefsiz değilmiş beni şaşırttı. Ki zaten ölsem de bu duruma izin vermezdim ya neyse o konu farklı bir konu. Neyse Aras sana kendi evini vermiş o da ailemin eski evinde kalıyormuş. Böyle işte. "
" Peki iş, benim işim ne ?"
" Sanırım barda olan olaylar sonucu yaralanan elemanları, adamları tedavi etmek. Hatta bar haricinde yaralanan Aras'ı da tedavi etmek senin bir iş şözleşmesi madden diye biliyorum. "
" Anladım. " tam bir şey diyecekti ki elinde valizler ile Aras içeri girdi yanında da Serkan ay, Serkan'ım canım arkadaşım ay ne özlemişim be geçen seferde malum çok konuşamadık .
" Serkannnnn. Çok özlemişim seni, canım arkadaşım. " diyip hızlıca sarılınca üç erkekte gerildi. Serkan sanırım Aras'tan tırsıyor. Sen benim arkadaşımsın Serkan, kendine gel istersen.
" Serkan! Neden sarılmıyorsun? "
" Kankicim patron var şimdi ortam müsait değil ?" evet aptal rolüne devam...
" Patron kim? "
" Benim güzelim. Bu arada bu kedi nerden çıktı? İçeri hayvan almak yasak. "
" Arda saolsun böyle bir jest yapmış. Benim minnah oğlum bu. "
O sırada Aras'a sırıtarak bakan Arda fısıldayarak bir şey dedi. Sanki ilk oğlumuz dedi ama anlamadım. Ne dediyse Aras'ın sinirlerini hoplatmış belli.
" Ee güzelim adını koydun mu oğlunun? "
" Prens, prensim benim. Evinim minnah prensi. Çok ama çok tatlı değil mi? Aras, şuna bir baksana. İnsanın, totosunu yiyesi geliyor. " bunu Aras'a diyince Aras gülümsedi. İçinden ' Seni... ' bir şey dedi ama anlamadım pek merak ettiğim de söylenmez.
Prens'i biraz sevdikten sonra eve geçtik hep beraber. Ay bir ilgi bir ilgi keşke her gün hasta olsam ya.
" Yalnız ben sıkıldım hep böyle göt göte mi oturucaz biz? "
" İyi olduğundan emin olmak istedim farem. Neyse madem sıkıldın, artık ben de gideyim senin olmadığın günlerin notlarını çıkararım, sonra da sana getiririm. Sen de çalışırsın. Olur mu? "
" Teşekkür ederim Arda. Hem beni düşündüğün için hem de prens için. "
" Ne demek güzeller güzeli farem benim. Bir şey olursa haber etmeyi unutma yeter bu bana tamam mı? " diyince olumlu şekilde kafamı sallarken Aras atladı ortaya.
" Dert etme bana emanet. Benim yanımda güvende, güzeller güzelim. "
" Sana emanet olduğu için korkuyorum ya zaten Aras. " diyip gitti. Eh haksız sayılmaz. Sonuçta bu kaza Aras'ın bok yemesi.
" Aras ben seninle aynı evde mi kalıyorum? Arda, Aras ile aynı evde kalmıyorsun dedi ama? "
" Hayır aynı evde kalmıyoruz ama mananı anladım güzelim. Maalesef seni şuan yalnız bırakamayız, bırakamam. "
" Doğru yalnız kalırsam kendimi kesecektim ben de. İyi ki yalnız kalmadım. " diyip göz devirince biraz ikna etmeye çalışsa da gitti. O gidince ben de bu hafıza kaybı planını, birkaç gün içinde yaşadıklarımı, Aras'ın benim için uğraşmaları endişelenmelerini, Arda'nın da benim için çok korkmasını, beni mutlu etmeye çalışmalarını falan her şeyi tek tek düşündüm. İkisi de çok seviyor beni. Ne yapmam gerekiyor minicik bile bilmiyorum. Ben bunları düşünürken prensin miyavlaması ile dünyaya döndüm. Gidip oğluşumun oyuncaklarından birini alıp, neredeyse 1 saat oyun oynadım. Yorulunca biraz dinlenmek için yatağa yattım. Oğlumu sevip film izlerken tek düşünebildiğim şey bu hafıza kaybı yalanını elime yüzüme bulaştırmamaktı ve çok geçmeden de uykuya kendimi bıraktım.
Waiting for the first comment……
Please log in to leave a comment.