En Kısa Zamanda.. (+18)
Share:

En Kısa Zamanda.. (+18)

READING AGE 18+

1hayalperestyazar Romance

0 read

O kahvaltı benim için bir kısa bir şoktan sonra epeyce yoğun geçmişti. Bu yoğunluk duyusal anlamdaydı tabii..
- Müsadenizle, lavabo ne taraftaydı ?
- İsterse-
- Ben gösteririm anne.
Yanıma adımlarken babamlara 'artık konuşmanın zamanı geldi' dediğini duydum. Kendi kendime 'ne konuşmasında bahsediyo bu herif benle ne konuşacak Allah'ım heyecandan kalbim sıkışıyor' diye söylenirken ona odaklandığımın farkında bile değildim. Yanıma geldiğinda put gibi kalmıştım. Onun parfüm kokusuyla fazla yakınımda olduğunu geç idrak ettim. Kafamı kaldırmamla hadi der gibi bakıyordu gözleri. kısa bir bakışmanın ardından içeri girdik.
İkinci kata yönlendirdiği yere geçtim. Heyecandan ellerim titriyordu. Yüzümü boynumu soğuk suyla ıslattıktan sonra yüzümü kurulayıp çıktım. İleri adım atıyordum ki kolumdan çekilip bir odaya sokuldum.
Tam ağzımı açıp küfür edeceğim sıra beni içeri çekenin pek yakışıklı komşumu gördüm. Uzun bir süre bakıştık. Konuşmaya başlayan o oldu.
Yani odaya atılan benim neticede tabiiki o konuşacak. Kısa bir aydınlanma yaşadım. İkimiz.. odada.. başbaşa..
Ahhh uzun bir zamandır bu yakınlığı düsleyen içimdeki arsız Merve acilen kendine gelmeli. Çünkü hiç yeri ve zamanı değil.
Bütün aile aşağıda biz ikimiz burada olacak iş değil. Beni bu düşüncelerden onun sesi oldu.
- Nasılsın ?
Ha !! Cidden mi bunun için mi girdik bu odaya.
Ya ne bekliyorsun Merve ? Hayır ne olması lazım ?
- İyiyim. Sen nasılsın ?
Hah cidden şu Allah'ın işine bak. Sen senelerce çocuğu dikizle sapık gibi her hareketini kaydet ona olan saplantın yüzünden..
- Bende iyiyim. Sağol. Ama daha iyi olabilirim. Olabiliriz. En kısa zaman diye diye iki buçuk sene geçti.
- Anlamadım ?
- Bak damdan düşer gibi bu muhabbeti yapıyorum ama artık dayanamıyorum. Koskoca iki buçuk sene. Sensiz geçen!
Ne ne nee ! Ne diyo bu herif ! Yok yok kesin rüya yada koca bir şaka.
- Birşey söyle Merve susma artık nefes alamıyorum seni uzaktan izlerken dayanamıyorum ölüyorum!!
- Ben be-ben anlamıyorum.
- Anlamak istemiyorsun çünkü!! Yan dairende oturuyorum sabahları akşamları asansöre binerken görüyorum seni. Kokunu biraz daha ciğerlerime çekmek için beş dakika daha fazla görmek için taşındım yanına. Sen sabahları gün doğumunu izlerken ben yan balkondan çaktırmadan resmini çekip seni izliyorum. Akşamları sigarayla balkonda yakamozu sevrederken bende seni izliyordum. sen kahve yapmaya kalktığında bende kendime kahve yapıyordum.Kahveyi sevdiğin için bende kahve sevmeye başladım. İçim dışım sen oldun. Sığmıyor artık içime dayanamıyorum. Belki bu sevgim hastalık derecesinde belki saplantı diyeceksin ama seni artık uzaktan izlemek istemiyorum. Sana sarılmak el ele tutuşmak beraber olmak istiyorum.
Yok ben kesin rüyadayım. Bu dediklerini beynim algılamakta zorluk çekiyor. Kendi kendime düşünürken ne ara yanıma geldi belime sarıldı anlamadım. Ama o içini dökmeye devam etti.
- Korkuttum mu seni ? Korkma lütfen uzaktan sevmek yetmiyor artık. Delilik de hastalık de ne dersen de ama seni istiyorum. Herşeyinle benim ol istiyorum. Herşeyimle senin olmak istiyorum.
Hala bir cevap bekliyordu. Ama böyle bir cevap beklemediği kesindi.
- Hastalık bu kesinlikle. Başka açıklaması yok.
- NE! NE DİYOSUN ANLAMADIM?!
- Kendimden biliyorum Emin. Hastalık bu..
- Nasıl yani ? Kendimden derken ?!
- Dediğin şeylerin aynısını bende yaptım. Hala da yapıyorum.
Bakışlarından öfkeden kurdurduğu belliydi. Ama tek kelime etmedi devam etmemi bekledi.
- Bende yan komşumu dikizliyorum. Bende iki senedir bunu yapıyorum.
Ah artık konuş Merve yeter tutma içinde diye kendi kendimi gaza getirdim. Oda aynı benim gibi şok olmuştu. Yüzü tebessüm ettirdi. Tebessümle devam ettim sözüme.
- Bende seni seviyorum. Senin bana yaptıklarını bende sana yapıyordum. Ama kabul et ikimizde iyi iş çıkarmışız. Bunca zaman belli etmemişiz.Hala şokta olduğu belliydi. Sustu. Bu sefer ben devam ettim.- Her sabah seninle karşılaşmak için çıkış saatlerini gözetliyordum. Her akşam erkende gelsem senin gelişini bekledim biraz daha görmek için. Balkonda olduğunu müzik sesinden anlıyordum sanki ben burdayım diyordun bana bende gizli gizli seni izleyip resimlerini çekiyordum. Her yatağa girdiğimde aklımda fikrimde rüyalarımdaydın. Bende seni istiyorum. Bende artık seninle ilgili düşlerimi yaşamak istiyorum.
Uzun uzun baktı gözlerime ne gördü bilmiyorum ama ben özlem şehvet aşk herşeyi gördüm.
- Bu yaptığım için özür dilerim ama pişman değilim.
Bunu dedikten sonra dudaklarıma yapıştı. Kısa şaşkınlıktan sonra bende karşılık verdim. Uzun uzun öptü beni. Saçımı sevdi. İçine sokmak ister gibi sarıldı. Zor bela ayrıldığımız da nefes nefese kalmıştık ama yüzümüz gülüyordu. İlk konuşan ben oldum
- Konuşacak çok şeyimiz var.
- Hemde fazlasıyla.
- O zaman...
- O zaman akşam bi kahve ısmarlarsın.
- Tatlı alırsan neden olmasın.
Gülerek söylediğim cümle onu daha çok güldürdü. Aklımıza sonunda ailemiz geldiğinde aşağı indik. Herkesin yüzünde bir gülümsemeyle bize bakıyorlardı. Sanki uzun zamandır beklenilen bir şeydi.

Unfold

Tags: second chanceoffice/work place
Latest Updated
Final.

Emin'den

"Abi, neden sinirli?" diye sordu Ozan.

"Sence Ozan? Gözü gibi baktığı çiçeklerini siktin resmen! O sinirli olmasın da ben mi olayım!"

"Abi, bence olay çiçek değil, başka birşey var!"

"Bok var oğlum, bok! Hadi siktir git, daha fazla batma göze!"

Merve evde terör estiriyordu. Hamileliği……

Comment

    Navigate with selected cookies

    Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.

    If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.